Mae Hong Son Loop
Daha önce Tayland’a geldiğimde güneydeydim,artık daha dağlık,bakir kuzey batı rotası neden olmasın di mi….
Son 5 senedir bu rota Todo’larımın arasındaydı..
Zaman,nakit yetersizliği derken ötelendi ötelendi ta ki 2019 ağustosda son noktayı koyana kadar :- )
Mae Hong Song Asya’nın en ünlü motorsiklet rotası olup Chaing Mai’den başlıyor.
Yolun özelliği, Himalaya dağlarının eteklerinde,tropik ormanların içinden akan nehirlerin yarattığı şahane manzaralar,muhteşem budist tapınakları eşliğinde yol alıyorsunuz.Yolun sadece 349 km’sinde 1864 viraj var.
Hedefimiz tüm loop’u 4 günde 850km yol yaparak tamamlamaktı ve öle de oldu.Kiraladığımız motorların 110cc olduğu düşünülürse,günlük ortalama 7 saat motor üzerinde geçti diyebilirim,
İstenirse bu rota genişletilebilir,sizin yanınızdaki malzemeye ve hava koşullarına bakar.Biz oldukça az eşya ile geldiğimizden günlük hedef,gün sonunda pansiyonun olduğu yere ulaşmaktı.
Gelmeden önce riskleri kafamda gruplandırmıştım.En büyük risk bazen saatlerce durmak bilmeyen muson yağmurlarında tamamiyle virajlı bir rotada yol almaktı.
Neden bu mevsim gittin diyenler için iş yerinde fabrika izni (toplu izin) uygulaması var.
İstanbul-Thailand-Bangkok-Chiang Mai
Bangkok-Chiang Mai arası aktarma için uçağı tercih ettik.Chiang Mai,Bangkok’a göre çok farklı,Thailand’a bir kez gitme fırsatınız olacaksa kesinlikle kuzey tercih edilmeli derim.Tanımım Kuzey asil,güney yozlaşmış :- )
Chiang Mai’de bir gece konakladıktan sonra akşam Mae Hong Song Map’ini elime aldığımda rota daha da kafamda belirginleşmişti.
Ertesi gün motorları kiraladık.Honda Zoomerx 110cc.Sonuçta hız yapmayacaktık,110cc lik bir motor böyle bir parkurda iş görecekti.
1.gün
Chaing Mai-Mai Rim-Mae Taeng-Chiang Dao-Wiang Haeng-Pai
İlk gün oldukça zor geçti.İlk defa bu kadar uzun süre motor üzerinde yol alıyordum.İlk deneyim için de bu kadar virajlı bir rota oldukça zorladı…Yağmur rotayı daha da sertleştirmişti.
Ara ara yağmur çok fazla şiddetini arttırınca yol üzerinde çardak şeklindeki yerlerde duruyorduk.İlk gün 2600 rakımında yol aldık,zaman zaman yol tamamiyle sisle kaplanıyordu manzaralar büyüleyici idi…Kıyafetlerimiz bir kuruyor,bir ıslanıyordu,
Varışımıza son 2 saat kala baslayan yağmur uzun soluklu yağıp durmayınca sırılsıklam Pai’ye vardık.
2.gün
Pai-Pang Mapha-Mae Hong Son
Ertesi gün Pai’den yola çıktık.Daha dinlenmiş durumdaydım.Yağmurlu bir güne daha merhaba dedik.Bugünkü hedefimiz Mae Hong Son’a yani rotaya ismini veren merkeze varmaktı.Motorun üstünde kendimi daha iyi hissediyordum hatta İstanbula döndüğümde elimdekini büyütme planları yapıyordum : – )
(Her türlü yolda olmayı seviyorum yürüyerek,koşarak,pedallayarak ya da motor üzerinde fınlayarak…)
Mae Hong Son’a ise karanlık bastığında varıyoruz.
Böylesine dağlık bir coğrafyada ve virajlı bir yolda motor kullanmak oldukça riskli.
Öncelikle Mae Hong Song’a yaklaşana kadar uzun süre yol kenarlarında ışıklandırma yoktu,karanlığa doğru sürüyorsun, karanlık seni içine çekiyor, motorun ışığı oldukça hafif,yağmur yormuş,virajlar için sezgisel gidiyosun,tüm sinekler burnuna çalışıyor,onlarla verdiğin mücadele seni ayakta tutup,uykuyu gözlerinden alıyor : – )
İnip koşsam kendimi çok daha fazla güvende hissedecektim.Sanırım şu ana kadar yaptığım en riskli etkinlik buydu.
3.gün
Mae Hong Son-Khun Yuam-Mae La Noi-Mae Sarieng
Yolumuz uzun olduğundan erkenden yola çıkıyoruz.
Bir abartan bir duran yağmurdan ötürü hızlı yol alamıyoruz,duraklamalar çok oluyor ve bu coğrafyada karanlıkta yol almak oldukça riskli olduğundan akşam kararmadan gideceğimiz yere varmamız gerekiyor.
Kahvaltı yapmıyoruz ve yol üstünde belki bir yer çıkarsa durup atıştırırız diyoruz.Motora biniyorum 10km sonra sanırım şekerim düştüğünden,anlık direksiyon hakimiyetini kaybedip oldukça dik bir virajda düşüyorum.
Motor üstüme düşmesin diye de kendimi sol tarafa ileriye doğru fırlatıyorum,bacağımı kurtardım derken kafamı ve çenemi kayaya çarpıyorum.Kafamda kask vardı ve kafamı kolladı,kaskın önemini burada tekrar vurgulamak isterim.
Ayağa kalktığımda sersem gibiydim çeneme dokunduğumda kanıyordu,kask kafamı kollamıştı ama iyi hissetmiyordum.Bir araç yanımızda durdu ve motoru kaldırdılar.Viraj o kadar diktiki düzleğe kadar indirdiler.Yanımda ilk yardım seti vardı,çenemi bandajlıyorum ve tekrar sürüyoruz.
5km sonra ilerde bir mekanda durup bir şeyler yedik.Öle bir noktadayız ki hastaneye gitmek minimum 6 saat.Hastaneye gitmeme kararı alıyorum,bireysel kararım… ilk 24 saat beyin kanaması da geçirmezsem yırttık demektir.Bu arada aralarda mola verdiğimiz yerler oldukça köhne sonuçta dağın başındasın.
Kafama dokunuyorum alın sol taraf hafif şişmiş,çene kendinden geçmiş;fakat içimden bu rota bitecek diyorum,değişik bir inatçılığım var :- )
4.gün
Mae Sarieng-Mai Thung Som-Chomthong-Chiang Mai
3.gün yaşadığım kazadan sonra rotayı bitirmek için 4 gün hedef koyduğumuzdan bu son gelişme ile birlikte 5 güne uzatabiliriz konuşmaları geçiyor.Başlayalım görelim diyorum.
Gün aydınlanmış ve hala canlıyım diye şükrediyorum.
Rotanın son gününde yağmur KESİNTİSİZ 7 saat yağıyor üzerimizde her şey iç çamaşırımıza kadar tamamiyle ıslanıyoruz.Daha da kötüsü çok bakir bir bölgedeyiz tam rotanın güneyindeyiz duraklayacağımız ne küçük local mekanlar var ne de korunmak için durabileceğimiz çardak sırılsıklam oluyoruz.
Motorun üstünde hareketsiz olduğumuzdan vücut ısımız oldukça düşüyor. Sağanak yağmurda yol alırken duraklayacağımız bir yer çıksın diye kendimce içimden sayıklıyorum.Ve o yer 90km yol aldıktan sonra çıkıyor :- ) hemen üstümüze naylon tarzı uzun yağmurluk satın alıyoruz.Üstümdeki Goretex ceket,ayakkabı muson yağmuruna dayanamayıp haşata dönüyor.
Ne varsa naylonda var !
Mekandaki bayan bize sıcak nescafe ikram ediyor.Hayatımda içtiğim en şahane nescafeydi,hemen kendisine sarılıyorum ve o anı fotoğraf ile ölümsüzleştiriyoruz :- )
Son gün 10 saat yol aldıktan sonra başlangıç noktamız olan Chiang Mai’ye varıyoruz ve içimdeki döngüyü tamamlamış oluyorum.
Şu ana kadar yaptığım en bütün içsel yolculuk buydu…
Himalayalar,budist tapınaklar,yağmur,asyalılar,devasal bitki örtüsü,varoluş, karanlık,kuzey batı,yol,sis,ben.. sanırım yaşananlar ve etiketlerim bunlar…büyülenmemek çok zor…
Hayat kendini ve yeni yolları keşfetmektir diyorum ve daha fazla edebiyata sarmadan :- ) Fotolarla macerayı tamamlayalım…
What’s the next….